Mismar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çivi, Mıh
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boğuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
Zindan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örs, Hapis Yeri
Devingen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Mütearrik
Seng kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş
Acımasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
İhsanıhümayun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Rütbe
Sismoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Temdit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak
İftira Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak
Hekim Hakkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
Isı Ölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre
Yücelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
Seramik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilişi
Götürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek
Yandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
Çay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz
Acul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Çabuk, Hızlı
Hamletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yormak
Berhayat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
Abit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahit
Celep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çodar, Maldar
Merhametsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız, Acımasız, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Gaddar
Ilıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıştırmak
Velvele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
Gayret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak
Direkt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
Orantılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Nodül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğümcük, Yumrucuk
Sağgörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
Kahpecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Yaylım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.