Ameliyat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nerttahta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavla
Görevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memur
Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
Prömiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Ümitlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
Yalan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra, Uydurma, Dolma, Mantar
Kasıtlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteyerek, Bilerek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uzlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
Aydınlatılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
Yeşermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
İhtimal Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
Ceberut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz, Zorba
Hırs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
Kara Elmas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karbonado, Maden Kömürü
Şehadetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma
Yaslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matemli, Hüzünlü, Acıklı
Salınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raks
Laf Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
Lisan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban
Zengin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
Miat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre
Format kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boyut
Silik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sönük, Cansız, Ruhsuz
Risalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
Lif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tel, İnce
Deleduzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Sürdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Olmak
Modernizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçilik
Elan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
Tezene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Mızrap
Yağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.