Burcu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Itır, Güzel Koku
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Eskice, Eşya
Yataklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yataklı Vagon
Bütünleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
Boylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Düşmek, Yükselmek
Ödeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfa, Tediye
Zırtlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavan
Parçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
Sızlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Âdem Evladı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
Merkezcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkeziyetçilik
Şapalaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokatlamak
Tabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul
Göçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
Çiğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuz
Bir Nice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birçok
Uzlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
Metamorfoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşım
Değişmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar
Neşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Saçma, Yayma, Yayım
Hürriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük, Azatlık, Erkinlik
Devşirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Toplamak
Zevksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenisiz, Tatsız, Sıkıcı
Neoplazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Nüfuzlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözü Geçen, Kuvvetli
Reji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim, Yönetme
Canciğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
Fecaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Musibet
Evveliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
Abur Cubur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
Kısmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Server kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.