ÇANAKKALE DE DÜĞÜN
Oyunda bulunan kişiler. -17 kişi-
ÇOLAK HASAN, Çavuş,iki asker, muhtar, /Elif,Mehmet,Huriye ana, Recep kayınço/ Ahmet, Zeynep/ Mustafa,Ayşe- bayrağın doğuşu için ikisi küçük 4 öğrenci.
Köyde düğün vardır.ÇOLAK HASAN davulla ilan yapmaktadır. Karşıdan ise üç asker gelmektedir.
ÇOLAK HASAN: Duyduk,duymadık demeyin..herkes akşama düğün yemeğine davetlidir...
…………..davulu çalar……………
---------- askerler ÇOLAK HASANın yanına gelir. -------
ÇOLAK HASAN: Hoş geldiniz beyim.hayrola bir şey mi var?
Çavuş: Köyün muhtarını görecektik. Bizi yanına götürür müsün
ÇOLAK HASAN: Ne demek beyim, emrin olur.zaten evi aha şurda,yakında.
------eve doğru giderler. Kapının önünde durunca ÇOLAK HASAN kapıyı çalar------
Muhtar: Kim o
ÇOLAK HASAN: Muhtar emmi,benim ÇOLAK HASAN. Cenderme geldi.seni istiyo,bi bakıver hele.
Muhtar: Dışarı çıkar- hoş geldiniz,içeri buyrun.
Çavuş: Yok gelmeyelim muhtar.acelemiz var. Memlekette olanlardan haberin var mı.
Muhtar: Daha geçen duydum .harp olacakmış dediler.
Çavuş: Doğru duymuşsun.düşman Çanakkale’ye dayandı. Seferberlik var. Eli silah tutan herkesi istiyorlar. Benim birlikte de senin köyden iki kişi var.hem onları alayım dedim.hem de Sizin köylü bir Mehmet vardı. Balkanda vuruştuyduk Cepheden arkadaş. Gelmişken onu da bir göreyim dedim.
Muhtar: Tanıdım,hele bi içeri buyrun,bi soluklanın hele.
Çavuş: Muhtar, düşman dayandı diyom,durmak zamanı mı
Muhtar: Haklısın çavuş,varın gidelim.Mehmet daha demin yanımdaydı. Şimdi evdedir.gitmeden Mustafa’ya da uğrarız. Allah’ın işine bak Garibin bugün düğünü var..
Çavuş : Neylersin muhtar. Demek ki düğün Çanakkale’ye nasipmiş. (Askere döner) Oğlum koş,düğün evine haber ver. Biz köy çıkışında bekleyeceğiz.
Asker: Emredersin komutanım.
-Koşarak sahneden çıkar-Mehmet’in evine gelir,kapıyı çalarlar-
--Mehmet,elif,huriye ana, recep kayınço içerde yemek sofrasındadır.---
elif : Hayırdır inşallah.----kocasına bakar,yerinden kalkıp kapıyı açar---- buyur muhtar emmi,
Muhtar: Hayır ola kızım. Mehmet’e baktım. Misafiri var. evde mi.
Elif: Haber vereyim.—içeri girer- bey dışarıda muhtar emmiyle beraber iki asker var; seni isterler.
Mehmet: -yerinden hızla kalkar,kapıya çıkar- hoş geldiniz, -çavuşa bakar, tanır- vay çavuşum. Şükür kavuşturana – sarılırlar- içeri buyrun.
Çavuş: Gelmeyelim Memet. Köyden asker almaya geldim. Düşman Çanakkale’ye dayandı. Seferberlik var. Gelmişken seni de bir göreyim dedim.
Mehmet: Seferberlik mi, ben de geleyim.
Çavuş: Ne desem ki Memedim. Ben iki asker için geldim amma, kendin bilirsin. Gitmek var,lakin belki dönmek olmaz.
Mehmet: Şunun lafına bak. Kaç yıl balkanda vuruştuk.ölümden korkan kim, bekleyin silahımı alıp geliyorum. dersimiz.com
Çavuş: Gördün mü muhtar. Bu hep böyle. Balkanda da terhis ettikleri zaman illa yemene gidecem diye tutturduydu.
Mehmet: Hanım şu silahımı getir. Çanakkale’ye düşman dayanmış, ben harbe gidiyorum.
Elif: Gözün arkada kalmasın bey,bizi düşünme,var git düşman üstüne...
Huriye ana: Kalır mı elbette benim oğlum. Ben onu ak sütümle büyüttüm. Durma oğul, var yetiş. Babanda Rus harbinde şehit oldu. Şehit oğluna durmak yaraşmaz.
Mehmet: Ana hakkını helal et. Gidip de dönmemek var. Elifim sana emanet.
--------eşiyle ve annesiyle helalleşir,dışarı çıkarlar-------
Recep kayınço: Enişte ben de geleyim, ne olur beni de götürün.
Muhtar: Ulen Recep, sen daha küçüksün oğlum.sen evde kal, evdekilere göz kulak olursun.
Huriye ana: Sen ne diyon muhtar. Vatan yolunda savaşın küçüğü büyüğü olur mu, varsın o da gelsin. Bize göz kulak olmaya ne hacet. Daha ben ölmedim.
Recep kayınço: Ver elini öpeyim ana, inşallah şehit olursam, benim için sakın ağlama. Bil ki şehitler ölmez.
–huriye ananın ve yengesinin elini öper, ayrılırlar-
ÇOLAK HASAN: Şuraya bak çavuş. Ahmet tarladan geliyor. Aramaya gerek kalmadı.
----karşıdan Ahmet ile Zeynep gelmektedir.ellerinde çapa vardır,yanlarına gelince Ahmet selam verir.-
muhtar: Ahmet .çavuş sizi almaya gelmiş. Çanakkale için sefer emri çıkmış. Lakin bekleyecek vakit yok. Tez olman lazım.
Ahmet: Vatan için can feda muhtar. Hemen geliyom.-koşarak uzaklaşırlar.-eve gelince silahını kuşanır. Hanımının alnından öper. –Zeynep’im yavrumu sana,seni de Allah a emanet ediyorum. Hakkınızı helal edin.
Zeynep: Helal olsun yiğidim. –ayrılırlar, Ahmet ve Mustafa koşarak arkadaşlarının yanına gelir.yola çıkarlar. Sahne kapanır, Bu esnada fondan Çanakkale türküsü söylenir.-
İKİNCİ SAHNE
GELİNLER HEP BERABER
Dilimiz tatlı, kınamız kutlu, şavaşımız mübarek olsun.
Zeynep/ kına yaktım,kekil kestim a komşular,
Gönül buruk lakin,çanakkaleyi arzular,
Mehmedime cephane taşısam yeter,
Vatan semasında bir dumanım tüter.
Elif / ak duvaklar bölük,bölük büküle,
Şehitler örtüsü,ak duvaktır geline,
Düşman basmışken ak toprak üstüne,
Bize durmak yaraşmaz, baş koymuşuz ölüme.
Ayşe/ al kınadır ellerim,taze gelinim.
Yiğitler can verirken,ben nasıl gülerim
Baş ola yiğidim,yürüye düşman üstüne.
Vatan sevdası bu,bin canım olsa yine veririm.
Zeynep/ çanakkale candan öte davamdır,
Düşman dururken,bize uyku haramdır.
Elif/ bayrak için kan vermeye gittiler.
Zeynep.- vatan için can vermeye gittiler.
Ayşe/ cennet yoluna baş koymaya gittiler.
GELİNLER BERABER
Gittiler de,şahadete erdiler.
Zeynep/ toprak namustur,adıdır vatan.
Boşuna mı can verdi,binlerce kefensiz yatan.
Ayşe/ o vatan ki,ana yurdum,ata yurdum
Bin canım versem, yine feda olurdum.
Elif/ bu topraklar öz be öz Türk ün yurdu verilmez,
Türk evladı canın verir,vatanını çiğnetmez.
------------------perde kapanır,tekrar açılır.-------
------sahnede askerler siper halindedir. Fondan silah sesleri gelmektedir.------
Çavuş- yiğitler,biliyorum mermimiz kalmadı. Lakin düşmana geçit vermemek gerek. Süngüden başka çaremiz yok. Hep birlikte şahadete kavuşacağız. Gün bugündür arkadaşlar. Son bir hücuma geçeceğiz. Haydi ya ALLAH.
---hep birlikte hücuma geçerler, birer birer şehit olurlar.-fondan makber türküsü çalınır-
Zeynep/ ------sahneye girer, şehidinin yanına gelir------
aman deyip diz çökmeli tüm kafirler,
Türk ordusu olmalıdır muzaffer.
--------söyledikten sonra şehidinin yanında diz çökerek kapanır------
Ayşe/ ------sahneye girer, şehidinin yanına gelir------
ey bu toprak için can veren asker,
Gökten ecdad inip öpse,o pak alna değer.
--------söyledikten sonra şehidinin yanında diz çökerek kapanır------
Elif/ ------sahneye girer, şehidinin yanına gelir------
sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın
Gömelim gel seni tarihe desem,sığmazsın.
--------söyledikten sonra şehidinin yanında diz çökerek kapanır------
Ayşe/ ---ayağa kalkar---
Yiğitler şehit oldu. Vatan yolunda yine şehit gerek..bizim de bu uğurda verilecek bir canımız var.Bugün bizim düğünümüz kuruldu.Şehidimin kanı,elimin kınası oldu. Durmayın bacılar, haydi düşman üstüne..
------ayşe şehidinin silahını alır ,hepbirlikte hücuma geçerler.şehit olurlar.------
----------fondaki müzikte fahir atakoğlu-----
---------iki çocuk kırmızı bezi açar, iki küçük çocuktan biri ay ı, diğeri yıldız ı, karşı köşelerden getirerek fondaki bezin önünde birleştirir, Türk Bayrağı oluşturulur......onuncu yıl marşıyla sahne kapanır..-----
Çanakkale'de Düğün kısa skeç skeç örnekleri kısa oyunlar tiyatro metinleri kısa tiyatro oyunları