SAKARYA ZAFERİ
ATATÜRK : Binbaşı, savaşı şu tepeden yönlendireceğim. Yürü oraya çıkalım.
BİNBAŞI : Paşam burada bir ihtiyar adam var.
ATATÜRK : Allah Allah, cephe yakınında ne yapıyormuş bu adam, bir soralım hele... Kolay gelsin dede!
İHTİYAR : Sağolasın.
ATATÜRK : Ne yaparsın bu kızgın sıcağın altında?
İHTİYAR : Görüyorsun işte. Tarla işleri...
ATATÜRK : Dede dede! Türk Ordusu Eskişehir'de bozguna uğramış. Ordumuz Sakarya'nın doğusuna çekilmiş. Düşman askerleri Ankara'ya doğru hızla ilerliyor. Sen tarla işleriyle uğraşıyorsun. Bu ne gaflet!
İHTİYAR : Bak oğul! 70 yaşındayım. Balkan Savaşlar'ından Çanakkale'ye kadar hepsine katıldım. 2 oğlumu İnönü Savaşı'nda şehit verdim. Şimdi evde iki dul, beş tane yetim çocuk yiyecek birşeyler bekler. Ben bu halimle kendimi onlara adadım.
ATATÜRK : Halinde ne varmış baba! Bak elin kolun tutuyor, elhamdülillah.
İHTİYAR : Tutuyor evladım. Evet ellerim tutuyor ama ayaklarım. Bak! Sürünerek yürüyorum. Biz bu ayaklan dağda kurda kaptırmadık. Çanakkale'de bıraktık. Çanakkale'de!
ATATÜRK : Bağışla beni baba bilmiyordum.
İHTİYAR : Bilsen ne değişir! İstemez miyim ayaklarım olsun ve ben de gideyim Paşa'nın yanında. Yaşlı aslanlar nasıl dövüşürmüş göstereydim. Ama bak halime. Düşman şu duvardan atlayıp gelse elimden birşey gelmez gayrı. dersimiz.com
ATATÜRK : Gelir dede. Elinden, elimizden çok şey gelir. Sen dua et. Allah'ın izniyle yaşlısında bile böyle şuur varsa bu milletin gençleri neler yapmaz ki. Dua et dede dua et. DÜŞMANI YURTTAN ATMAK için gidiyoruz şimdi.
İHTİYAR : Yolunuz açık olsun Paşam! Allah yar ve yardımcınız olsun.
(Tam gidecekken bir asker gelir)
ASKER : Paşam! Felaket!
ATATÜRK : Ne oldu?
ASKER : 1 .Bölüğün cephanesi bitmiş, düşman hızla üzerlerine geliyormuş. 1. Bölük hızla geri çekiliyor.
ATATÜRK : Bu nasıl iştir? Geri çekilirken bıraktıkları topraklar Türk Vatanı değil midir? Çavuş! Biz buraya geri çekilmeye değil ölmeye geldik. Cephane bittiyse tez süngüleri takıp ilerlemeye devam etsinler!
ASKER : Emredersiniz Paşam!
BİNBAŞI : Ne dersiniz paşam, başarabilecek miyiz?
ATATÜRK : O nasıl söz? Aksini aklımın ucundan geçirseydim bu savaşa girmezdim. Komutan! Anadolu halkı nesi var nesi yok ortaya koydu. Asya ülkelerinin insanları, sırtındaki gömleklerine kadar her şeylerini gönderdiler. Bütün bu insanlar bize bakarken bu nasıl söz?
BİNBAŞI : Ama Büyük Taarruz başlayalı çok oldu.
ATATÜRK : Neticeye az kaldı. Sabret. Düşman denize dökülecektir.
ASKER : Paşam bir düşman subayını esir aldık.
ATATÜRK : Getirin bakalım.
ASKER : Emredersiniz. İşte getirdik paşam.
DÜŞMAN : Teğmen misiniz?
ATATÜRK : Hayır.
DÜŞMAN : Binbaşı mısınız?
ATATÜRK : Hayır.
DÜŞMAN : O halde albaysınız?
ATATÜRK : Hayır.
DÜŞMAN : Kimsiniz o zaman?
ATATÜRK : Ben Türk Orduları Başkomutanı Mustafa Kemal.
DÜŞMAN : Ne? Şimdi anladım neden her cephede yenilgiye uğradığımızı.
ATATÜRK : Neden?
DÜŞMAN : Bizim komutanlar savaşı cephe gerisinde yönetirken siz top sesleri arasında ölüme meydan okuyorsunuz. Bu durumda tabi ki biz yenilecektik.
ASKER : Paşam! Düşman bozguna uğradı kaçıyor!
ATATÜRK : Tamamını yurttan atmadıkça bırakmayın peşlerini.
ASKER : Baş üstüne paşam.
ATATÜRK : Düşman askeri güçlüydü. Silahları mükemmeldi. Hiçbir şeyleri eksik değildi. Ama ne yazık ki karşılarında Türk askeri vardı.
Sakarya Zaferi kısa skeç skeç örnekleri kısa oyunlar tiyatro metinleri kısa tiyatro oyunları