1. Barınılan, sığınılan yer.
2. Belli bir amaca yönelik kimselerin oluşturduğu birlik.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
yaratmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak. 2. Bir şeyin olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak.
panteon kelimesinin mecaz anlamı Ünlü adamların tamamı.
yağcı kelimesinin mecaz anlamı Dalkavuk.
boş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir işe yaramayan. 2. Bilgisiz. 3. Verimsiz. 4. Anlamsız.
zıddiyet kelimesinin mecaz anlamı Sevişmezlik.
delalet kelimesinin mecaz anlamı İz, işaret.
sondaj kelimesinin mecaz anlamı Bir durumu, bir düşünceyi öğrenmek için yapılan yoklama, araştırma.
anıt kelimesinin mecaz anlamı Tarihsel bir yeri de olan çok değerli, çok önemli, büyük yapıt.
kızağa çekmek kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.
karın kelimesinin mecaz anlamı İç, akıl, kafa.
hapsetmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi veya bir şeyi boşu boşuna tutmak, alıkoymak.
ihtilal kelimesinin mecaz anlamı Köklü değişim.
iğnelemek kelimesinin mecaz anlamı Kapalı bir şekilde dokunacak söz söylemek.
barınmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Çevresiyle uyumlu, dirlik içinde yaşamak. 2. Soyut kavram bir yerde etkili olmak, gelişecek ortamı bulmak.
inginlik kelimesinin mecaz anlamı Güçten düşme hali.
tepelemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bozguna uğratmak. 2. Tepesine vurarak öldürmek.
uydu kelimesinin mecaz anlamı İşlerini ve davranışlarını daha güçlü birinin isteğine uyduran (devlet, kurum, kimse).
kara kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü, uyumsuz, uğursuz. 2. Yüz kızartıcı durum. 3. İftira.
karikatür kelimesinin mecaz anlamı Beceriksizce yapılmış şey, taslak.
aslan kelimesinin mecaz anlamı Gürbüz, cesur ve yiğit adam.
kovmak kelimesinin mecaz anlamı Uzaklaştırmak.
angarya kelimesinin mecaz anlamı Usandırıcı, bıktırıcı, zorla yapılan iş.
sayıklamak kelimesinin mecaz anlamı İstediği, özlediği bir şeyden sürekli söz etmek.
çenebaz kelimesinin mecaz anlamı Çok söyleyen, çok konuşan, çeneli, çalçene.
abanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak. 2. Futbolda topa olanca gücüyle vurmak
çalmak kelimesinin mecaz anlamı Zamanı boşa harcatmak, ziyan edilmesine yol açmak.
yokluk kelimesinin mecaz anlamı Fakirlik, yoksulluk.
bozlamak kelimesinin mecaz anlamı Çığlık koparmak.
sigortalı kelimesinin mecaz anlamı Güvence altına alınmış.
meyve kelimesinin mecaz anlamı Ürün, sonuç, kâr.