sondaj kelimesinin mecaz anlamı

sondaj kelimesinin mecaz anlamı:
Bir durumu, bir düşünceyi öğrenmek için yapılan yoklama, araştırma.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

siyah kelimesinin mecaz anlamı Koyu renkte.

inek kelimesinin mecaz anlamı Aptal, bön.

öldürmek kelimesinin mecaz anlamı Ortadan kalkmasına, yitip gitmesine yol açmak.

nazik kelimesinin mecaz anlamı Dikkat isteyen.

uyanık kelimesinin mecaz anlamı 1. Açıkgöz, kurnaz, cingöz. 2. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 3. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili.

kırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yok etmek. 2. Gücünü, etkisini azaltmak.

ana vatan kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin ilk kez yetiştiği, göründüğü yer.

bal kabağı kelimesinin mecaz anlamı Aptal, beyinsiz kimse.

sütliman kelimesinin mecaz anlamı Gürültüsüz ve olaysız.

göz bebeği kelimesinin mecaz anlamı Pek değerli ve sevgili sayılan.

dinamik kelimesinin mecaz anlamı Canlı, etkin, hareketli.

karikatür kelimesinin mecaz anlamı Beceriksizce yapılmış şey, taslak.

kokmuş kelimesinin mecaz anlamı Yerinden kımıldamaya üşenir, tembel, miskin.

uyumak kelimesinin mecaz anlamı 1. İşlem görmemek, durgun kalmak, el sürülmemek. 2. Çevresindeki olayları fark etmemek, görmemek.

bilanço kelimesinin mecaz anlamı Girişilen herhangi bir işte belli bir zaman sonunda elde edilen iyi ve kötü sonuçların karşılıklı durumu.

karambol kelimesinin mecaz anlamı Çarpışma, birbirine çarpma, karışıklık.

dağılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir topluluğun, kuruluşun varlığı son bulmak, fesh olunmak. 2. Etkisi, gücü azalmak.

kabarmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bulanmak. 2. Kafa tutmak, öfkelenip üstüne yürüyecek gibi davranmak. 3. Öfke, sevgi vb. duygular gittikçe güçlenmek. 4. Böbürlenmek, gururlanmak.

örümceklenmek kelimesinin mecaz anlamı Ateşli hastalıklarda göz, ağız gibi yerler kurumuş salgılarla perdelenir gibi olmak.

kansız kelimesinin mecaz anlamı Duygusuz ve korkak.

kavruk kelimesinin mecaz anlamı 1. Zayıf. 2. Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememiş olan.

istifçilik kelimesinin mecaz anlamı İleride bulunmayacağı veya pahalanacağı düşüncesiyle gereğinden artık mal yığarak piyasada sıkıntıya yol açma suçu.

soğumak kelimesinin mecaz anlamı Birine karşı olan sevgisi veya bir şey için duyduğu istek, coşku kalmamak.

ucuzlamak kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla elde edilir ve duyulur olmak.

temellendirmek kelimesinin mecaz anlamı Süreklilik ve kalıcılık kazandırmak.

söktürmek kelimesinin mecaz anlamı Güçlükle anlamak veya okumak.

çorba kelimesinin mecaz anlamı Karmakarışık şey.

kaşınmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi aleyhinde olan bir işlemi sonuçlandıracak hareketlerde bulunanlar için söylenir. 2. Kötü bir karşılık gerektiren davranışlarda bulunmak.

çiğlik kelimesinin mecaz anlamı Çiğ hareket.

parlatmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İçki içmek. 2. Temizlemek.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü