acur kelimesinin mecaz anlamı

acur kelimesinin mecaz anlamı:
Geçimsiz, huysuz, yaygaracı kimse,

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

dağ adamı kelimesinin mecaz anlamı Kaba, görgüsüz kimse.

tamir etmek kelimesinin mecaz anlamı Yapılan bir yanlışı düzeltmeye çalışmak.

acayip kelimesinin mecaz anlamı Pek çok, olağandan daha çok.

vurgun kelimesinin mecaz anlamı Birine veya bir şeye vurulmuş, bağlanmış, sevmiş olan, sevdalı, âşık, meftun.

çekici kelimesinin mecaz anlamı Cazibeli, cazip, albenili, alımlı.

çer çöp kelimesinin mecaz anlamı Bazı çocuk oyunlarında "dikkat" anlamında kullanılan bir uyarma sözü

odun kelimesinin mecaz anlamı Kavrayışsız ve kaba kimse.

ilkel kelimesinin mecaz anlamı Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz.

yakmak kelimesinin mecaz anlamı Şiddetli aşk telkin etmek.

hayta kelimesinin mecaz anlamı Serseri, külhanbeyi.

kürsü kelimesinin mecaz anlamı Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi.

rol kelimesinin mecaz anlamı Yalancıktan yapılan şey, gösteriş, düzmece davranış.

bağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Gönlünü kazanmak 2. Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak. 3. Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak.

kudurmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aşırı davranışlarda bulunmak, taşkınlık göstermek. 2. Çok yaramazlaşmak, ele avuca sığmamak. 3. Gücünü artırmak, tehlikeli bir durum almak, tehlikeli bir duruma gelmek. 4. Çok kızmak, öfkelenmek.

kafa kelimesinin mecaz anlamı 1. Görüş ve inançların etkisi altında beliren düşünme ve yargılama yolu, zihniyet. 2. Kavrama ve anlama yeteneği, zekâ, zihin, bellek.

isnat kelimesinin mecaz anlamı Karacılık, iftira.

ılıkmak kelimesinin mecaz anlamı Birine ısınmak.

incinmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse, üstün olan birinin kendisine karşı olan herhangi bir hareketinden acı duymak, üzüntü duymak, gücenmek, kırılmak.

rest çekmek kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir konuda sert ve kesin olarak son sözü söylemek.

dağlı kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba, görgüsüz.

şopar kelimesinin mecaz anlamı Şımarık, küstah, yaramaz.

kusmak kelimesinin mecaz anlamı Birikmiş öfkesini söylemek.

inginlik kelimesinin mecaz anlamı Güçten düşme hali.

yağlı kelimesinin mecaz anlamı Bol ve kolay kazanç sağlayan.

damgalamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir kimseye gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek. 2. Birine yüz kızartıcı bir suç yüklemek.

alçak kelimesinin mecaz anlamı Bile bile en kötü ve en ahlaksızca hareketlerde bulunan.

basit kelimesinin mecaz anlamı 1. Süssüz, gösterişsiz. 2. Bilgi ve görgüsü sınırlı olan, bayağı, görgüsüz. 3. Her zaman rastlanan, özelliği olmayan, olağan.

vadi kelimesinin mecaz anlamı Çalışma alanı, tutulan yol, benimsenen tarz.

kaba kelimesinin mecaz anlamı 1. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz. 2. Terbiyeye, inceliğe aykırı.

aramak kelimesinin mecaz anlamı Olumsuz, kötü bir şeyin olması, gerçekleşmesi için çalışmak.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü