Güçlük çıkartan.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
masal kelimesinin mecaz anlamı Boş veya yalan söz.
bölücü kelimesinin mecaz anlamı Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık.
çemkirmek kelimesinin mecaz anlamı Karşı gelmek, sert cevap vermek.
yumurtlamak kelimesinin mecaz anlamı Uydurup söylemek veya söylenmemesi gereken şeyi açığa vurmak.
alçak kelimesinin mecaz anlamı Bile bile en kötü ve en ahlaksızca hareketlerde bulunan.
çocuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Büyükler arasında daha az yaşlı olan kişi. 2. Büyüklere yakışmayacak daha çok küçüklerin yapabileceği gibi davranan kimse. 3. Belli bir işte yeteri kadar deneyimi ve yeteneği olmayan kimse.
ticani kelimesinin mecaz anlamı Yobaz, gerici.
ajitasyon kelimesinin mecaz anlamı 1. Duygu sömürüsü yapma. 2. İnsanın zihninde ve duygu dünyasında sarsıntı yaratma.
direk kelimesinin mecaz anlamı En önemli kimse.
gönül kelimesinin mecaz anlamı istek, arzu.
kundak kelimesinin mecaz anlamı Ara bozma, fitne, fesat.
tatmak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyden yeterince zevk almak ya da bir şeyin olumsuz etkisine uğramak.
çiğlik kelimesinin mecaz anlamı Çiğ hareket.
alçalmak kelimesinin mecaz anlamı İnsana yakışmayan davranışlarda bulunmak.
inek kelimesinin mecaz anlamı Aptal, bön.
kâfir kelimesinin mecaz anlamı 1. Acımasız, zalim. 2. Sevilen birine takılma, sitem yollu kullanılır.
falso kelimesinin mecaz anlamı Yanlış veya yapılmaması gereken bir davranış.
sahne kelimesinin mecaz anlamı Bir olayın meydana geldiği yer.
tepmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değerini anlamamak veya kestirememek, geri çevirmek. 2. Yeniden ortaya çıkmak, tazelenmek, depreşmek.
kancık kelimesinin mecaz anlamı Kötücü, dönek.
üşütük kelimesinin mecaz anlamı Aklını yitirmiş kimse.
titremek kelimesinin mecaz anlamı Birinden ya da bir şeyden korkmak.
bayat kelimesinin mecaz anlamı Güncelliğini, önemini, özelliğini yitirmiş, çok söylenmiş.
yetiştirmek kelimesinin mecaz anlamı Söylenmesi uygun düşmeyen bir şeyi hemen haber vermek.
kenetlenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konuda aynı tutum ve davranışı göstermek. 2. Birbiriyle dayanışma içine girmek. 3. Sıkıca birbirinin üzerine kapanmak, birbirine geçerek bağlanmak.
omuzlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Destek vermek. 2. Bir iş veya görevi yüklenmek, sorumluluk almak.
milat kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir olayın başlangıcı.
hıyar kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba, yontulmamış, görgüsüz, budala kimse.
denk kelimesinin mecaz anlamı Uygun, nitelik yönünden eşi.
kırkambar kelimesinin mecaz anlamı Birçok şey bilen kimse.