baz kelimesinin mecaz anlamı

baz kelimesinin mecaz anlamı:
Taban.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

kese kelimesinin mecaz anlamı Bir kimsenin kendisine ait parası veya serveti, mal varlığı.

zemin kelimesinin mecaz anlamı Temel, dayanak.

çöreklenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir yerde, orada yaşayanları rahatsız etme pahasına sürekli kalmak, yerleşmek. 2. Bir duyguyu güçlü ve sürekli olarak duymak.

adamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek üzere söz vermek. 2. Bir şeyle yoğun olarak ilgilenmek. 3. Ayırmak, tahsis etmek. 4. İthaf etmek.

sağmak kelimesinin mecaz anlamı Aldatarak parasını çekmek.

terletmek kelimesinin mecaz anlamı Sıkıntıya düşürmek, fazla yormak.

yazı kelimesinin mecaz anlamı 1. Yazgı, kader, alınyazısı. 2. Kaleme alınmış yapıt.

hıyar kelimesinin mecaz anlamı Kaba saba, yontulmamış, görgüsüz, budala kimse.

efsane kelimesinin mecaz anlamı Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye vb.

ısınmak kelimesinin mecaz anlamı Yadırgamaz olmak, hoşlanmış olmak, alışmak.

hazmetmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak. 2. Katlanmak, dayanmak, sabretmek.

eksantrik kelimesinin mecaz anlamı Alışılagelmiş töre ve davranışlara aykırı olan.

dalaşmak kelimesinin mecaz anlamı Ağız kavgası etmek.

bulutlanmak kelimesinin mecaz anlamı Kederlenmek, hüzünlenmek.

yarın kelimesinin mecaz anlamı Gelecek, ilerideki zaman.

yüklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir yükümlülük altına sokmak, sorumlu tutmak. 2. Bir suçu birinin üstüne atmak.

maşa kelimesinin mecaz anlamı Başkasınca bir işe araç edilen kimse.

ayarlamak kelimesinin mecaz anlamı İşleri birbiriyle çatışmayacak ya da zamanında bitecek biçimde düzenlemek.

övütmek kelimesinin mecaz anlamı Yemeği sindirmek.

göynümek kelimesinin mecaz anlamı Dertlenmek, üzülmek, içlenmek.

atılış kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir konuda, bulunduğu yerden daha ileri bir noktaya gitme çabası ya da gidiş.

körfez kelimesinin mecaz anlamı Kuytu, işlek olmayan.

yapışkan kelimesinin mecaz anlamı Çekilip gitmek bilmeyen.

yolcu kelimesinin mecaz anlamı 1. Doğması beklenen çocuk. 2. İyileşmesi umutsuz hasta. 3. İşten çıkarılması beklenen kimse.

tasfiye kelimesinin mecaz anlamı Türlü sebeplerle birçok kimsenin görevine son verme.

paylaşmak kelimesinin mecaz anlamı Benimsemek, onaylamak, katılmak.

havai kelimesinin mecaz anlamı Dilediği gibi davranan, uçarı, hoppa.

kasılmak kelimesinin mecaz anlamı Büyüklenmek, kurumlanma, gururlanmak.

tezgâhtar kelimesinin mecaz anlamı İş hazırlamada usta olan kimse.

sürtünmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çatmaya bahane aramak, bulaşmak. 2. Dayağı, azarı hak edecek davranışlarda bulunmak.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü