ezgi kelimesinin mecaz anlamı

ezgi kelimesinin mecaz anlamı:
1. Gidiş, yol, tarz, tempo.

2. Kulağa hoş gelen ses veya söz dizisi.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

sükse kelimesinin mecaz anlamı Gösteriş, çalım, ilgi çekecek durum.

çizgi kelimesinin mecaz anlamı Geçilen yer, sınır.

mahkûm kelimesinin mecaz anlamı Zorunda olan, mecbur.

yığılmak kelimesinin mecaz anlamı Düşmek, yıkılmak, kendini bırakıverip çökmek.

havada kalmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sonuca ulaşmamak. 2. Bir iddia dayanaksız olduğundan kanıtlanmamak.

sarsmak kelimesinin mecaz anlamı Birinin işini veya esenliğini bozmak.

içli kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay duygulanıp incinen, duygulu, hisli. 2. Duygulandıran, etkili.

kalafatlamak kelimesinin mecaz anlamı Çeki düzen vermek.

yara kelimesinin mecaz anlamı Dert, üzüntü, acı.

insan kelimesinin mecaz anlamı Huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli kimse.

kızağa çekmek kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.

halita kelimesinin mecaz anlamı Birden çok ögeden oluşmuş karmaşık bir bütün.

ayna kelimesinin mecaz anlamı Bir olayı, bir durumu görmemize, anlamamıza yarayan, bir bakıma onu yansıtan durum ya da şey.

sulu zırtlak kelimesinin mecaz anlamı Oyunlarda kuralları bozup mızıkçılık eden, ağlayan, kaçan kimse.

deli kelimesinin mecaz anlamı 1. Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın. 2. Aşırı derecede düşkün.

âlem kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendine özgü birçok niteliği bulunan şey. 2. Eğlence yaşamı, sazlı sözlü eğlence. 3. Kendine özgü nitelikleri olan, ilginç ve değişik yer ya da kişi. 4. İçsel dünya, duygu, düş, düşünce gücü.

kırk kelimesinin mecaz anlamı Pek çok.

ortadan kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı Öldürmek.

karabiber kelimesinin mecaz anlamı Sevimli ve ufak tefek esmer güzeli.

kavurmak kelimesinin mecaz anlamı Çok üzmek, yakmak, mahvetmek.

anıt kelimesinin mecaz anlamı Tarihsel bir yeri de olan çok değerli, çok önemli, büyük yapıt.

havra kelimesinin mecaz anlamı Pek gürültüyle konuşulan yer, çok gürültülü yer.

uyanık kelimesinin mecaz anlamı 1. Açıkgöz, kurnaz, cingöz. 2. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 3. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili.

koltuk altı kelimesinin mecaz anlamı Kayırma.

teşvik kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kışkırtma, ayartma.

tepmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değerini anlamamak veya kestirememek, geri çevirmek. 2. Yeniden ortaya çıkmak, tazelenmek, depreşmek.

birebir kelimesinin mecaz anlamı Uygun koşulları taşıyan, istenildiği gibi, uygun.

çarpıtmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yanlışa ve kötü duruma götürmek. 2. Gerçek anlamından saptırmak.

kıyamet kelimesinin mecaz anlamı Çok gürültülü karışıklık, gürültü, patırtılı.

eğimli kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyi yapmaya içten yönelmiş, meyyal.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü