küfelik kelimesinin mecaz anlamı

küfelik kelimesinin mecaz anlamı:
Kendi kendine yürüyemeyecek derecede sarhoş kimse.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

manevra kelimesinin mecaz anlamı 1. Düzen, dolap, hile. 2. istenilen amaca ulaşmak için tutulması gereken yolların tümü.

paragraf kelimesinin mecaz anlamı Bölüm.

tatsız kelimesinin mecaz anlamı Hoşa gitmeyen, can sıkan.

kurtlu kelimesinin mecaz anlamı İçinde kurtla kaynaşmış gibi yerinde rahat duramayan çocuk.

eşmek kelimesinin mecaz anlamı Araştırmak, incelemek.

reaya kelimesinin mecaz anlamı Hristiyan.

temelsiz kelimesinin mecaz anlamı Gerçek veya sağlam olmayan.

sahneye çıkmak kelimesinin mecaz anlamı Kullanılmak, görünmek, ortaya çıkmak.

virüs kelimesinin mecaz anlamı Veri girişi yoluyla bilgisayarlara yüklenen, sistemin veya programların bozulmasına, veri kaybına veya olağandışı çalışmasına neden olan yazılım.

yanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Büyük yıkıma, zarara uğramak. 2. Çok acımak, hayıflanmak. 3. Çocuk oyunlarında, oyun dışı olmak.

sandalye kelimesinin mecaz anlamı Makam, koltuk, mevki.

orsa boca kelimesinin mecaz anlamı Bata çıka, iyi kötü.

çiftlik kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer.

kundak kelimesinin mecaz anlamı Ara bozma, fitne, fesat.

meyve kelimesinin mecaz anlamı Ürün, sonuç, kâr.

yarım kelimesinin mecaz anlamı Hastalıklı, sakat sağlıksız.

farz kelimesinin mecaz anlamı Yapmak zorunda kalınan şey, boyun borcu.

tatmak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyden yeterince zevk almak ya da bir şeyin olumsuz etkisine uğramak.

sütliman kelimesinin mecaz anlamı Gürültüsüz ve olaysız.

koltuklamak kelimesinin mecaz anlamı Birine, kıvanç verecek biçimde övmek, koltuklarını kabartacak sözler söylemek, pohpohlamak.

el ense çekmek kelimesinin mecaz anlamı Yenmek, mağlup etmek.

şopar kelimesinin mecaz anlamı Şımarık, küstah, yaramaz.

siftah kelimesinin mecaz anlamı İlk kez olarak.

süprüntü kelimesinin mecaz anlamı Bayağı ve aşağılık şey ya da kimse.

yaldızlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işin üstünkörü yapıldığını gizlemek için onu değersiz süslerle süslemek.

lava etmek kelimesinin mecaz anlamı Birini çekiştirmek.

pençe kelimesinin mecaz anlamı Aman vermeyen, acımasız, zorlu ve büyük güç.

bulanık kelimesinin mecaz anlamı Niteliği tam anlaşılmayan.

yumurtlamak kelimesinin mecaz anlamı Uydurup söylemek veya söylenmemesi gereken şeyi açığa vurmak.

kızağa çekmek kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü