1. Belli bir yerden, belli bir soydan gelen.
2. Niteliği başka hiçbir etkiyle bozulmamış olan, tam.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
düşman kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse "Çikolata düşmanı." 2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. "Sigara düşmanı."
akraba kelimesinin mecaz anlamı 1. Oluşmaları bakımından kaynakları özdeş olan şeyler. 2. Biri ötekinin sonucu olan şeyler.
yem kelimesinin mecaz anlamı Birini aldatabilmek için yapılan inanç verici hareket, düzen.
kıyas kelimesinin mecaz anlamı Tasım, bir tutumla karşılaştırma.
parlak kelimesinin mecaz anlamı Göze çarpacak kadar başarılı.
iskolastik kelimesinin mecaz anlamı İleri derecede şekilciliğe bağlılık, görenekçilik.
ımızganmak kelimesinin mecaz anlamı Kararıp söner gibi olmak.
saf kelimesinin mecaz anlamı Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen.
körlük kelimesinin mecaz anlamı 1. Dikkatsizce ve beceriksizce yapılan iş. 2. Gerçeği görememe durumu.
tutsak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeye ya da kimseye çok bağlı.
ayna kelimesinin mecaz anlamı Bir olayı, bir durumu görmemize, anlamamıza yarayan, bir bakıma onu yansıtan durum ya da şey.
götürmek kelimesinin mecaz anlamı Kaybolmasına, yok olmasına yol açmak.
akış kelimesinin mecaz anlamı Sürüp gidiş, ilerleyiş.
kızışmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Zorlu, sert, kızışık bir durum almak, şiddetlenmek, artmak. 2. Hızlanmak, hareketlenmek.
birebir kelimesinin mecaz anlamı Uygun koşulları taşıyan, istenildiği gibi, uygun.
sayrılık kelimesinin mecaz anlamı Aşırı düşkünlük, tutku.
canavar kelimesinin mecaz anlamı Bilinçsizce ve ilkelce her şeye kıyan kimse.
yapıcı kelimesinin mecaz anlamı Olumlu.
süpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Tüketmek. 2. Çıkarıp atmak, kovmak.
abanoz kelimesinin mecaz anlamı Koyu, parlak siyah.
cereyan kelimesinin mecaz anlamı Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket.
platform kelimesinin mecaz anlamı Bir siyaset programında, dayanılan düşünce veya düşüncelerin tümü.
vakfetmek kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin bütününü bir işe vermek.
dağ adamı kelimesinin mecaz anlamı Kaba, görgüsüz kimse.
göz bebeği kelimesinin mecaz anlamı Pek değerli ve sevgili sayılan.
it kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve aşağılık adam.
sütliman kelimesinin mecaz anlamı Gürültüsüz ve olaysız.
eksantrik kelimesinin mecaz anlamı Alışılagelmiş töre ve davranışlara aykırı olan.
çatallı kelimesinin mecaz anlamı İki veya daha çok olasılığı olan.
sığınmak kelimesinin mecaz anlamı Güvenmek, yardım istemek veya ummak.