kuşak kelimesinin mecaz anlamı

kuşak kelimesinin mecaz anlamı:
Aynı çağda yaşayanların tümü, nesil, göbek, batın.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

bağırmak kelimesinin mecaz anlamı Kendini belli etmek.

dayı kelimesinin mecaz anlamı Birinin kayırıcısı olan nüfuzlu adam, sözü geçer kimse.

konum kelimesinin mecaz anlamı Durum, yer, vaziyet, pozisyon.

çıkış kelimesinin mecaz anlamı Beklenilmeyen bir sırada yapılan sert konuşma.

ciğer kelimesinin mecaz anlamı Yürek, iç.

dallanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yayılmak, gelişmek, genişlemek. 2. Karışık, güç ve içinden çıkılmaz duruma girmek.

altın kelimesinin mecaz anlamı Üstün nitelikli, değerli.

mal kelimesinin mecaz anlamı Bayağı, aşağılık kimse.

tepelemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bozguna uğratmak. 2. Tepesine vurarak öldürmek.

kral kelimesinin mecaz anlamı 1. Herhangi bir alanda başkalarından üstün, başarılı olan kimse. 2. Çok başarılı ve zengin iş adamı. 3. Üstün, çok iyi.

silik kelimesinin mecaz anlamı Kendini gösteremeyen, dikkati çekmeyen.

hizmet etmek kelimesinin mecaz anlamı Birinin amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak.

çemkirmek kelimesinin mecaz anlamı Karşı gelmek, sert cevap vermek.

bit yeniği kelimesinin mecaz anlamı Bir işin gizli kalmış kötü ve aksak tarafı, kuşkulu bir nokta.

kazınmak kelimesinin mecaz anlamı Varını yoğunu çıkarıp vermek.

tor kelimesinin mecaz anlamı Görgüsüz, acemi, toy.

yatak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin çokça bulunduğu yer.

sallamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işi görmeyip hep başka zamana bırakmak, savsaklamak.

çimlenmek kelimesinin mecaz anlamı Yiyeceklerden azar azar alıp yemek.

ad kelimesinin mecaz anlamı Herkesçe tanınmış olma durumu, ün, şan, şöhret, nam.

kalıt kelimesinin mecaz anlamı 1. Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey. 2. Görenekler yoluyla yerleşmiş olan tutum veya davranış biçimi.

elektrik kelimesinin mecaz anlamı Çarpıcılık, cazibe, canlılık.

şerbetli kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü davranmayı, kötü işler yapmayı huy edinmiş olan. 2. Kendisine kötü davranılmasına alışmış olan.

kalafatlamak kelimesinin mecaz anlamı Çeki düzen vermek.

serinlemek kelimesinin mecaz anlamı Biraz avunarak sıkıntısı dağılmak, rahatlamak.

bulaşkan kelimesinin mecaz anlamı Sataşma, kavga etme alışkanlığı olan.

yoğun kelimesinin mecaz anlamı 1. Artmış, çoğalmış bir durumda olan. 2. Dolu, sıkı, sıkışık, çok. 3. Şişman, iri, tombul.

ayık kelimesinin mecaz anlamı Aklı başında, anlayışlı, uyanık, zeki, açıkgöz.

hacıyatmaz kelimesinin mecaz anlamı Çıkarları için, güç durumlarda kişiliğinden özveride bulunarak kendini çabucak toparlamayı beceren kimse.

ılıkmak kelimesinin mecaz anlamı Birine ısınmak.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü