sulu zırtlak kelimesinin mecaz anlamı

sulu zırtlak kelimesinin mecaz anlamı:
Oyunlarda kuralları bozup mızıkçılık eden, ağlayan, kaçan kimse.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

yuvarlamak kelimesinin mecaz anlamı İstekle ve çabucak yemek ya da içmek.

göçebelik kelimesinin mecaz anlamı Sürekli bir yeri olmayıp, sık sık yer değiştirme hali.

hoca kelimesinin mecaz anlamı Akıl öğreten, öğüt veren kimse.

öz kelimesinin mecaz anlamı Can alıcı nokta, ana öge.

pençe kelimesinin mecaz anlamı Aman vermeyen, acımasız, zorlu ve büyük güç.

yıpranmak kelimesinin mecaz anlamı Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak.

köpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok kızmak, birdenbire öfkelenmek, feveran etmek. 2. Gerekli gereksiz, aralıksız ve bıktırıcı konuşup durmak.

basamak kelimesinin mecaz anlamı Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer.

altın topu kelimesinin mecaz anlamı Güzel ve tombul olan kucak çocukları için bir benzetme sözü olarak kullanılır.

klas kelimesinin mecaz anlamı Üstün nitelikli, üstün yetenekli.

ilaç kelimesinin mecaz anlamı Çare, önlem.

bitmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok sevmek, bayılmak, beğenmek. 2. Çabucak, aniden bir yerde bulunmak.

ilah kelimesinin mecaz anlamı Bir alanda yaratıcılığı ile hayranlık uyandıran, çok beğenilen, çok tutulan.

zavallı kelimesinin mecaz anlamı Eksin, aciz, elinden bir şey gelmeyen.

yörük kelimesinin mecaz anlamı Birinin üzerine bırakılan veya birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır ödev.

el ense etmek kelimesinin mecaz anlamı Yenmek, mağlup etmek.

satmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak. 2. Bir kimse, kendini veya başkasını olduğundan daha önemli, yetkili ve değerli göstermek. 3. Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek.

acur kelimesinin mecaz anlamı Geçimsiz, huysuz, yaygaracı kimse,

azgın kelimesinin mecaz anlamı Gözü dönmüş, çok öfkelenmiş kişi.

iksir kelimesinin mecaz anlamı Aşk ilham eden büyülü içki. İç ferahlatıcı ilaç veya içki.

sosyete kelimesinin mecaz anlamı Anamalcı toplumlarda kentsoylu sınıfın etkili katmanlarıyla, yüksek bürokratların oluşturduğu dar ve sınırlı çevre.

taktik kelimesinin mecaz anlamı İstenen sonuca ulaşmak için başvurulan yöntem.

ılıkmak kelimesinin mecaz anlamı Birine ısınmak.

çevrelemek kelimesinin mecaz anlamı Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek.

iklim kelimesinin mecaz anlamı Ülke, diyar.

nötr kelimesinin mecaz anlamı Tarafsız, yansız.

melez kelimesinin mecaz anlamı Katışık.

ahu kelimesinin mecaz anlamı İnce, güzel ve zarif kadın.

masal kelimesinin mecaz anlamı Boş veya yalan söz.

ileri kelimesinin mecaz anlamı Benzerlerini geride bırakmış.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü