Hoşa giden, zevk alınan bir şeyi unutamamak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
temizlenmek kelimesinin mecaz anlamı Ortadan kaldırılmak.
çocuk oyuncağı kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay iş. 2. Önem verilecek değerde olmayan şey.
yobaz kelimesinin mecaz anlamı Bir düşünceye, bir inanca aşırı ölçüde bağlı olan (kimse).
sürüklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. İstekli olmayan birini bir yere götürmek, getirmek. 2. Bir kimseyi, bir işi yapmaya zorlamak. 3. Kötü bir duruma, sona doğru götürmek. 4. İlgi uyandırarak bırakamayacak duruma getirmek, çok ilgilendirmek.
asılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şey isterken karşısındakini tedirgin edecek derecede üstelemek, ısrar etmek, ileri gitmek. 2. Sonuna kadar mücadele etmek.
allak bullak olmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Karışmak. 2. Şaşkına dönmek.
sallamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işi görmeyip hep başka zamana bırakmak, savsaklamak.
hazmetmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak. 2. Katlanmak, dayanmak, sabretmek.
dalmak kelimesinin mecaz anlamı Başka bir şeyle uğraşamayacak veya başka bir şeyi düşünemeyecek biçimde kendini bir şeye kaptırmak.
arter kelimesinin mecaz anlamı Trafiği çok yoğun olan yol.
miras kelimesinin mecaz anlamı 1. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik. 2. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey.
kredi kelimesinin mecaz anlamı Güven, saygınlık, itibar.
esnek kelimesinin mecaz anlamı Değişik yorumlara elverişli.
çağlamak kelimesinin mecaz anlamı Coşmak.
tiril tiril kelimesinin mecaz anlamı Tertemiz.
alçak kelimesinin mecaz anlamı Bile bile en kötü ve en ahlaksızca hareketlerde bulunan.
dava kelimesinin mecaz anlamı 1. Sorun, mesele. 2. Ülkü.
zebani kelimesinin mecaz anlamı Zebella.
kazımak kelimesinin mecaz anlamı Aslını, kökünü çok detaylı araştırma.
kılıf kelimesinin mecaz anlamı Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe.
karagöz kelimesinin mecaz anlamı Güldürüp eğlendiren kimse.
bağırmak kelimesinin mecaz anlamı Kendini belli etmek.
şişirmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Abartmak. 2. Bir sözü veya yazıyı gereksiz yere uzatmak. 3. Baştan savma iş görmek.
abece kelimesinin mecaz anlamı Başlangıç, ilk dönem.
demirbaş kelimesinin mecaz anlamı Bir yerin eskisi, emektarı olan.
ad kelimesinin mecaz anlamı Herkesçe tanınmış olma durumu, ün, şan, şöhret, nam.
aydınlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konuyla ilgili olarak ayrıntılı, açık seçik bilgiler edinmek. 2. Belirli, açık seçik bir duruma gelmek. 3. Mutlu olmak, sevinmek, açılmak, rahatlamak.
dalaşmak kelimesinin mecaz anlamı Ağız kavgası etmek.
gömmek kelimesinin mecaz anlamı Birinden daha çok yaşamak.
derinlik kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konunun veya durumun özü. 2. En duyarlı nokta. 3. Karanlık, bilinmeyen dönem.