ucuzlatmak kelimesinin mecaz anlamı

ucuzlatmak kelimesinin mecaz anlamı:
Kolaylıkla elde edilir duruma getirmek.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

sıcaklık kelimesinin mecaz anlamı Sevgi, içtenlik ve sevimlilik.

yontmak kelimesinin mecaz anlamı Birinin parasını azar azar çekmek.

kilitlemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Sıkıca tutmak. 2. Kapatmak.

katıksız kelimesinin mecaz anlamı 1. Belli bir yerden, belli bir soydan gelen. 2. Niteliği başka hiçbir etkiyle bozulmamış olan, tam.

küskütük kelimesinin mecaz anlamı Pek sarhoş.

yuva kelimesinin mecaz anlamı 1. Aile ocağı. 2. Bir şeyin çok bulunduğu yer.

çöplemek kelimesinin mecaz anlamı Açıktan kendine ufak tefek çıkarlar sağlamak.

yağlı kelimesinin mecaz anlamı Bol ve kolay kazanç sağlayan.

kumkuma kelimesinin mecaz anlamı Kötü, olumsuz bir özelliği kendinde fazlasıyla toplayan kimse, olay, olgu veya yer.

iflas etmek kelimesinin mecaz anlamı Düşünce, iddia, tez, kimse vb. yenilgiye uğramak, değeri düşmek.

paylaşmak kelimesinin mecaz anlamı Benimsemek, onaylamak, katılmak.

desteklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir kimse veya kuruluşa yardım sağlamak, müzaheret etmek. 2. Arka olmak, arka çıkmak.

dalgalanmak kelimesinin mecaz anlamı Hareket durumunda olmak, kıpırdamak.

saplanmak kelimesinin mecaz anlamı Takılıp kalmak.

balçık kelimesinin mecaz anlamı Güçlük çıkartan.

gebe kalmak kelimesinin mecaz anlamı Minnet altında kalmak.

kızağa almak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.

temizlenmek kelimesinin mecaz anlamı Ortadan kaldırılmak.

kavga kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir amaca erişmek, bir şeyi elde etmek veya bir şeye karşı koyabilmek için harcanan çaba, verilen mücadele.

yırtıcı kelimesinin mecaz anlamı 1. Kan dökmekten, insan öldürmekten zevk alan kimse. 2. Tiz, yüksek (ses). 3. İş bitiren, mahir.

havsala kelimesinin mecaz anlamı Zihnin bir şeyi anlama ve kavrama yetisi.

budala kelimesinin mecaz anlamı Bir şeye aşırı ölçüde düşkün.

dava kelimesinin mecaz anlamı 1. Sorun, mesele. 2. Ülkü.

komando kelimesinin mecaz anlamı Vurucu güç.

palazlanmak kelimesinin mecaz anlamı Paralanmak, varlığı artmak.

adamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek üzere söz vermek. 2. Bir şeyle yoğun olarak ilgilenmek. 3. Ayırmak, tahsis etmek. 4. İthaf etmek.

yoksulluk kelimesinin mecaz anlamı Verimsizlik, yetersizlik.

tamir etmek kelimesinin mecaz anlamı Yapılan bir yanlışı düzeltmeye çalışmak.

yatak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin çokça bulunduğu yer.

fırıldak kelimesinin mecaz anlamı 1. Dolap, düzen, hile. 2. Düşüncesini sürekli değiştiren, sözünden dönen (kimse).

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü