1. Ağır bir işi, yapsın diye birine vermek.
2. Üstüne atmak, yastamak, inat etmek.
3. Bir yükümlülük altına sokmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
sırıtmak kelimesinin mecaz anlamı Çirkince kendini belli etmek.
acısını çıkarmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Uğradığı maddi veya manevi zararı karşılayacak bir iş yapmak. 2. Öç almak.
tempo kelimesinin mecaz anlamı Tarz, gidiş, yol, ilerleyiş, gelişme hızı.
inletmek kelimesinin mecaz anlamı Çok eziyet vermek.
saptamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin belli bir zamandaki durumunu, niteliğini, niceliğini gözleyip onun üzerine kesin bilgi edinmek, tespit etmek. 2. Kesinlikle belirgin kılmak.
görüş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir olay, varlık veya düşünce üzerinde varılan yargı, fikir. 2. Benzerlerinden ayıran özellik, konsept.
şenlenmek kelimesinin mecaz anlamı Canlılık, hareket kazanmak.
kısıtlamak kelimesinin mecaz anlamı Sınırlamak, daraltmak.
yem kelimesinin mecaz anlamı Birini aldatabilmek için yapılan inanç verici hareket, düzen.
ayık kelimesinin mecaz anlamı Aklı başında, anlayışlı, uyanık, zeki, açıkgöz.
abanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birine yük olarak onun sırtından geçinmeye çalışmak. 2. Futbolda topa olanca gücüyle vurmak
çatlak kelimesinin mecaz anlamı Akılca zayıf, deli.
aykırı kelimesinin mecaz anlamı Huysuz, ters insan.
ahenk kelimesinin mecaz anlamı Uzlaşma.
yoksulluk kelimesinin mecaz anlamı Verimsizlik, yetersizlik.
kudurmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aşırı davranışlarda bulunmak, taşkınlık göstermek. 2. Çok yaramazlaşmak, ele avuca sığmamak. 3. Gücünü artırmak, tehlikeli bir durum almak, tehlikeli bir duruma gelmek. 4. Çok kızmak, öfkelenmek.
havra kelimesinin mecaz anlamı Pek gürültüyle konuşulan yer, çok gürültülü yer.
dilenci kelimesinin mecaz anlamı Israrla ve arsızca bir şeyi isteyen kimse.
nazik kelimesinin mecaz anlamı Dikkat isteyen.
mihrap kelimesinin mecaz anlamı Umut bağlanan yer.
sultan kelimesinin mecaz anlamı Belli bir alanda en üst düzeyde olanlar için kullanılan bir söz.
derin kelimesinin mecaz anlamı 1. Pek içten gelen veya içe işleyen. 2. Çok içten gelen. 3. Dip.
arter kelimesinin mecaz anlamı Trafiği çok yoğun olan yol.
köşebaşı kelimesinin mecaz anlamı Önemli makam.
maşa kelimesinin mecaz anlamı Başkasınca bir işe araç edilen kimse.
kükremek kelimesinin mecaz anlamı 1. Coşmak, taşkınlık göstermek. 2. Kızgınlık ve öfke ile yüksek sesle bağırmak.
para basmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kumarda ortaya para koymak. 2. Çok kazanmak. 3. Çok kazandırmak.
büyü kelimesinin mecaz anlamı Karşı durulmaz güçlü etki.
çimdik kelimesinin mecaz anlamı Gönül kıracak söz.
çiftlik kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer.