Pleiotropik Gen:Belli bir bireyde birkaç farklı karaktere etki eden gen.
Pleksus:Sinirlerde olduğu gibi birbirine bağlanan yapıların ağı.
Pleura:Akciğerleri saran iki katlı zar. Akciğer dış zarı.
Ploidi:Bir hücrede kromozom takımlarının sayısı ile ilgili.
Poikilotermal:Çevrenin sıcaklığı ile değişen bir vücut sıcaklığına sahip olma. (soğukkanlı)
Poikilotherm:Değişken vücut sıcaklıklı.
Polen:Tohumlu bitkilerin mikrospor kütlesi. (dölleyici erkek eleman)
Poligen:Aynı ırkı eklemeli olarak etkileyen iki ya da daha çok gen çifti.
Polimer:1. Basit birimlerin birbirine bağlanarak oluşturdukları büyük molekül.
2. Birden fazla benzer ya
Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR):Atasal molekülün çok az bulunduğu yerlerde belirli bir DNA parçasının milyonlarca kopyasının hızlı b
Polimerize:Polimer yapıda, polimer özelliği gösteren.
Polimorfizm:Bir türün üyeleri arasındaki biçim farklılıkları. Bir populasyonda birkaç farklı fenotipin görünmesi
Polip:Hidra benzeri hayvanlar. Bazı Sölenterat'ların hayat devresinde sesil evre. Mukozadan oluşan çıkıntı
Polipeptid:Protein molekülünün yapısında bulunan amino asit zincirlerinin bir parçası.
Polipeptit:Çok sayıda amino asidin birleşmesiyle oluşan organik molekül.
Poliploidler:İkiden daha çok homolog kromozoma sahip olan organizmalar.
Polisaj:Makine sanayiinde parlatmak.
Polisakkarit:Monosakkarit birimlerinin birleşmesi ile oluşmuş, nişasta, glikojen gibi kompleks yapılı karbonhidra
Populasyon:Belirli coğrafi sınırlar içinde yaşayan aynı türe ait bireyler topluluğudur.
Popülasyon:Belirli bir coğrafik bölgeye yerleşen, aynı zamanda ve aynı yerde birlikte bulunan ve kendi araların
Por:Çekirdek zarında bulunan madde alış verişini sağlayan gözenek, küçük delik.
Porifera:Sünger filumu. Vücut çok sayıda porla delinmiştir. Buralardan su içeri girer ve besin süzülür.
Portal Sistem:Bir bölgenin kanını toplayan ve yürek yerine diğer organlardaki kılcal damalara uzanan toplardamarla
Predasyon:İki tür arasındaki ilişki. Bir tür diğer tür üzerinde zararlı etki yapar, ancak onsuz yaşayamaz. Bu
Predatör:Besin olarak diğer hayvanları yakalayıp yiyen canlı, avcı.
Prekursor:Öncü. Bir metabolik yol içinde başka maddeden önce gelen bir madde. Başka bir maddenin sentezlendiği
Presbitlik:Göz merceği esnekliğini kaybettiği için yakına uyum yapamaz. İnce kenarlı mercekle düzeltilebilir.
Primat:Memeliler sınıfının maymun, şempanze ve benzeri canlıları içeren alt grubu.
Primer:Birinci derecedeki, ilkin, esas.
Primitif Oluk:Mezodermin şekillenmesi ve hücrelerin hareketinin bir sonucu olarak balık, sürüngen, kuş ve memeli y
Biyoloji Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 2080