Mevkuf:vakfedilen şey
Mevkufiyet:Tutukluluk durumu, Alıkonulma durumu.
Mevkute:Belirli aralıklarla çıkan (periyodik) yayın
Mevrid:varacak yer
Mevsukiyet:sağlamlık
Mevzuat:Yasa, tüzük, yönetmelik diğer hukuk kaynaklarının tümü.
Mezkûr:zikredilen; sözü edilen; anılan
Mezrûât:ekilip biçilmiş tohumlar; ekinler
Mezun:izinli; yetkili; bir okulu (kursu) bitiren kişi
Mezuniyet:izin; yetki; bir okulu (kursu) bitirip diploma alma
Mihr:Müslüman bir erkeğin nikah esnasında eşine vermeyi kabullendiği mal veya para
Mikâp:bir şeyin küp olarak değeri (örneğin; metremikâp: metreküp)
Milk:kudret; tasarruf; mülk
Milli İrade:Ulusça kullanılan ve hiçbir gücün etkileyemeyeceği kuvvet
Minval:şekil
Miras:Ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet.
Miras Şirketi:Mirasın açılmasından, bölüştürülmesine kadar, mirasa dahil olan mal, hak ve borç
Miras(Tereke):Miras bırakanın mal varlığının toplamı.
Misillû:benzer; örnek gibi
Muaccel:İvedi, peşin, vadesi (eceli) gelmiş, ödenmesi gereken hale gelmiş.
Muaccel Borç:İfa zamanı gelmiş, ifası istenebilecek borç.
Muacceliyet:Borçlunun edimini yerine getirmekle yükümlü olduğu an, borcun vadesinin gelmiş olması.
Muaddel:değişik
Muaddün-li-l-istiglâl:kiraya verilmek üzere yapılmış şey; kiralık eşya
Muadil:denk; eşit
Muafiyet:affedilmiş olma; bağışıklık; yükümlülük dışında tutulmu
Muâhede:antlaşma; karşılıklı ant içme
Muahhar:sonraya bırakılmış; tehir edilmiş; sonraki
Muallak:havada boşta duran; sürüncemede kalmış
Muamelat:muameleler; işlemler
Hukuk Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 2533