Pantomim:"Her şeyi öykünen" anlamına gelir. Düşünceleri, duyguları sözsüz olarak çoğu kez koro ya da müzik eş
Papuç:Karartıcıda bulunan bobin boyunca kayarak ışığın voltajını indirip yükselten iletken.
Papuç Sektirmek:Orta oyunu'nda Kavuklu'nun bir becerisi; koşarken ayaklarındaki çetik pabuçtan birini havaya atıp dü
Parçacı:Türk doğaçlama tiyatrosunda komiğe laf açan oyun kişisi.
Parçalı Komedya:Bölümcükleri ya da bölümleri birbirine bağlı olmayan, Fransa'da ortaya çıkan ve tutulan komedya biçi
Parodi:Ciddi sayılan bir yapıtın bir bölümünü ya da tümünü alaya alarak biçimini bozmadan ona bambaşka bir
Peniz:Orta oyunu argosunda 'söz' karşılığında kullanılır.
Perde:1. Tiyatro eserinde bir perdenin açılmasından kapanmasına kadar geçen bölüm.
2. Sahne ve dekorun
Piscator Tiyatrosu:Piscator'un tiyatro eylemini, kendi siyasal estetik programına göre gerçekleştirdiği tiyatro etkinli
Pişekar:Orta oyunu başladığında oyun alnına ilk gelen ve oyun anlatıcısı ve düzenleyicisi iş lehini de yükle
Piyero:Fransız tiyatrosunda, İtalyan halk tiyatrosunun etkisi ile ortaya çıkmış, kambur, yalnızlık çeken, h
Piyes:Tiyatro eseri.
Platform:Aynı zamanda sahne iskelesi, etajer. Her çeşit sahne montajı ve zemin yükseltmelerini kurmak için üz
Poetika:Aristotales'in İÖ 363-360 yılları arasında yazdığı, şiir, dram sanatı ve epik konularını içeren ve d
Politik Tiyatro:Ünlü Alman yönetmen Erwin Piscator'un göstermeci nitelikteki kendi anlayışını içeren ' Epik Tiyatro'
Prestij Rolü:Sanatçıya Aralık ayından Nisan ayına kadar, asıl meşguliyetin yoğun olduğu düzenli seyir döneminde “
Proagon:Antik Yunanistan'da düzenlenen Büyük Diyonizya şenliklerinden iki gün önce düzenlenen törene verilen
Proleter Devrimci Tiyatro:Sınıf savaşımını, tiyatro eyleminin odağına yerleştiren siyasal tiyatro. 1917 Ekim Devrimi bağlamınd
Prova:Bir şeyin amacına uygun, istenilen düzeyde olup olmadığını anlamak için yapılan deneme.
Prozodi:Bir şiir bestesinde hece vurgularının müzik vurgu ve yükselişleriyle uyuşması ve bu yoldaki kurallar
Prömiyer:1. Oyunun seyirci ile buluştuğu ilk gösterimi.
2. Yeni oynanmaya başlayan tiyatro oyununun ilk te
Pusat Odası:Orta Oyunu'nda oyuncuların giysilerinin bulunduğu çadır ya da gergiylen kaplanmış yer. Buna Sandık O
Radyo Oyunu:Radyoda oynanmak üzere yazılmış, kulağa yöneldiği için eylemin konuşmalarla ilerlediği, özel bir tek
Radyofonik Oyun:Radyo oyunu.
Ramp:Sahne yüzeyinin seyirciye en yakın kesimi, sahne kenarı.
Reinhardt Tiyatrosu:Reinhardt'ın doğrudan sanatsal ve mali yönetimini üstlendiği tiyatro etkinliklerini belirten kavram.
Reis:Anadolu'da oyunları düzenleyenlere verilen adlardan biri.
Reji:Sahneye koyma ve yönetme işi.
Rejisör:Sinema ve tiyatroda, eserin sahneleninceye veya seyirci önüne çıkıncaya kadar geçirdiği her anı yöne
Rejisör (Yönetmen):Oyunu sahneye koyan kişi.
Tiyatro Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 564