Halife Terimi Hakkında Bilgiler
1.Birinin yerine geçen, vekil; vekili olduğu kişi adına görev yapan kimse.
2. Allah’ın emir ve yasaklarının muhatabı olan üstün varlık, insan.
3.Hz. Peygamber’in vefatından sonra onun yerine devlet başkanlığına geçen yöneticilerin ortak adı.
4. Tarihte bütün Müslümanların ortak iradesiyle işbaşına geçen ve yönetimde İslami kurallara uyma konusunda titizlik gösteren, işlerini istişare ile yürüten, toplumda adaletle hükmeden.
5. Şeyhin yetkilendirmesiyle tarikata girenleri eğitme faaliyetinde bulunan ve onun ölümünden sonra tarikat sorumluluğunu üstlenen kimse.
Hz Muhammet'ten sonra onun yerine devlet başkanı olan ve Müslümanların imamlığını yapan kişiye verilen unvandır.
"Hz Muhammet'ten sonra seçilen ilk halife Ebubekir olmuştur."
1. Hz. Muhammed'in vekili ve Müslümanların başı olan, imamlığını ve din koruyuculuğunu yapmakla görevli kimse. Halifelik, Yavuz Sultan Selim'den itibaren Türk padişahlarına geçmiştir. 2 Mart 1924'de kaldırıldı. Son halife, Osmanlı hanedanından Abdülmecit Efendi idi. (Çoğulu: Hülefâ).
2. Hükümdar.
Hz. Muhammed'in vekili olarak Müslümanların lideri ve şeriatın koruyucusu olan kimse.
1. Hz. Muhammed'in vekili olarak Müslümanların imamlığını ve din koruyuculuğunu yapmakla görevli kimse.
2. Hükümdar.
3. Osmanlı padişahlarının kullandıkları unvanlardan biri.
1. Birinin yerine geçen, vekil; vekili olduğu kişi adına görev yapan kimse.
2. Allah’ın emir ve yasaklarının muhatabı olan üstün varlık, insan.
3. Hz. Peygamber’in vefatından sonra onun yerine devlet başkanlığına geçen yöneticilerin ortak adı.
4. Tarihte bütün Müslümanların ortak iradesiyle işbaşına geçen ve yönetimde İslami kurallara uyma konusunda titizlik gösteren, işlerini istişare ile yürüten, toplumda adaletle hükmeden.
5. Şeyhin yetkilendirmesiyle tarikata girenleri eğitme faaliyetinde bulunan ve
onun ölümünden sonra tarikat sorumluluğunu üstlenen kimse.
Benzer Kur’an-ı Kerim Terimleri:
Sekte: Susmak, konuşmayı ve okumayı kesmek. Kur’an kıraatı esnasında "sesi, nefes almaksızın kesmek” manasında kullanılmaktadır.
İhlaslı Olmak: Saf ve arınmış olmak, kurtulmak. İnancı ve ibadeti Allah’a adamak, Allah’a özgü iyilik yapmak.
Kıskançlık: Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum.
Kunut: Allah'a ihlâsla kulluk etmek, namaz ve duayı uzatmak, dua etmek, ibadet kastıyla ayakta durmak. Namazda rükûdan önce veya sonra ayakta dua etmek.
Vaaz: Cami, mescit vb. yerlerde vaizlerin yaptığı, genellikle öğüt niteliği taşıyan dini konuşma. Bir kimseye kalbini yumuşatacak, kendisini doğruluğa, iyil
Sabır: Hoşa gitmeyen olaylar, insanı zorlayan durumlar karşısında ruhsal dengeyi bozmamak için, dünya ve ahiret yararlarını düşünerek insanın kalbinde yer tu