Sıdk Terimi Hakkında Bilgiler
Arapça, doğruluk demektir. Sır ve aleniyyenin (içte olanla, dışta olanın) eşit olması. "Olduğun gibi görün veya göründüğün gibi ol" vecizesinde anlatılmak istenen husus, Mü'minin imanında sıdkı kadar, kâfirin de küfürde sıdkı, şahsiyetteki dengenin göstergesidir. Sâlikin söz ve işinde sıdkı ön planda tutmayı alışkanlık hâline getirmesi ve bu hâlini devam ettirmesi, onu sıddıklar zümresine dâhil eder.
Doğruluk, dürüstlük, gerçeklik.
Doğruluk, doğru sözlülük, samimi davranış, içtenlik. Öz ile sözün, söz ile davranışların birbirine uyması, kişinin olduğu gibi görünüp göründüğü gibi olması durumu.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri:
Gevher: Farsça, cevher demektir. Mânalar ve İlâhî sıfatlar.
Sofu: Arapça, sûfî kelimesinin bozulmuş şekli. Samimi dindar kişilere sofu denirken, şekilci, ham tipli dindarlara da aynı tâbir kullanılır. Necip Fazıl mer
Mürit (Mürid): 1. Arapça, isteyen demektir. Allah'a vuslatı arzu eden, bir başka deyişle, Allah'ın ahlakıyla ahlaklanmak isteyen ve bu olgunluğun eğitimini verecek b
Ülfet: Arapça, kaynaşma, yakınlık, ısınma gibi anlamları olan bir kelime. İyi geçinmek; anlaşmazlığa düşmeden, herkesle güzel geçinmek.
Ahlak: Arapça, hulk'un çoğuludur. Huylar demektir. Ahlak, insanın manevi seciyesini temyiz eden hususiyetlere denir.
Üryan: Arapça, çıplak demektir. Tasavvuf düşüncesindeki, "çıplak geldik hiç bir şeye sahip olmadan, çıplak gideriz" yorumunu anlatan bir terim.