Övünç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Övünç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Safha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Merhale, Mertebe

Tapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet, Ubudiyet

Bostan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe

Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak

Fars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü

İhracatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcı

Beğenilmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, İtici

Uğraşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş

Recmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak

Tifo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Yatalak, Karahumma

Müselles kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen

Şımarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış

Sempozyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Şöleni

Ismarlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale, Sipariş

Kazımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Temizlemek, Yok Etmek

Tahmini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık, Kararlama

Suna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek

Nüfuzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Yardımsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever

Kumarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumarbaz

Ayrılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Boşanmak, Çıkmak, Fırlamak, Kalkmak, Terk Etmek, Gitmek, Uzaklaşmak

Enselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak

Aferizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarcılık

Tonton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Hoş, Güzel, Tombul (kişi), Hoşa Giden

Konservatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu

Epeyice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey

Plajirist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmacı

İlköğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil

Yatalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatağan, Hastalıklı, Zayıf, Tifo, Tembel

Var kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü