Özge kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Özge kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başka, Diğer, Öbür, Yabancı, Yad

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Zorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri

Bir Tahtada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekten

Kıtipiyoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü

Kanaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum

Sağlığını Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak

Aberasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapınç

Sosyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai, Toplumsal

Kıkırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak

Dahiyane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice

Artmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Değeri Yükselmek, Pahalılaşmak, Fazlalaşmak, Çıkmak, Kaynamak, Üremek, Yükselmek

Tecil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek

Dakikleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak

Fermuar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz

Gider kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masraf, Harcama, Çıkar, Mahariç, Masarif

Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak

Sahiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet

Komplo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen

Sempozyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Şöleni

Vasıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Mahiyet

Sindirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazım

Yıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz, Göçük, Virane, Viranelik

Enstantane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesit

Kulaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazan

Anlamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manalı, İmalı, Manidar, Mantıklı

Kıyacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cani

Diye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göre, İçin

İma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma

Tasgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçültme

Böğürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek

Mühim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel, Önemli, Ehemmiyetli, Önemli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü