Zorunlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zorunlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Baş Göz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek

Dejenerasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşma, Yozlaşma

Vargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç

Pansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınak

İlan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımlamak

Ayarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakikleştirmek, Köklemek

Iztırari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu

Asar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler

Gerekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek

Hayal Meyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli Belirsiz

Rehberlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuzluk

İmrenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta Etmek, Kıskanmak

Zahire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık

İskelet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Kuru, Kemik Çatısı, Teşrih

İtap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak

Cırtlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığıltılı

Tashih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek

Çapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı

Dudukuşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papağan

Subay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit

Etli Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Zarafetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif

İlham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçe Doğma, Esin

Arkalıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedir

Güzellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Yumuşaklık

Örgütlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek

Çömelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek

Karışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek

Harcırah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı

Nakışçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezekçi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü