Üretici kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Üretici kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Güçlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perçinlemek

Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz

Tutumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdareli, Eli Sıkı, Hesaplı, Kanaatçil

Katilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik

Aralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Mesafe, Geçenek, Koridor, Yarı Açık, Kânunuevvel, Uygun, Elverişli Durum, Fırsat, Ayakyolu, Fasıla, Sıra, Vakit

Saldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hücum, Taarruz, Tecavüz

Koni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrim

İhracat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satım

Lağvedilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek

Majüskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genil İmce

Hemreylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma

İman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan

Naif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf

Palas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Rahat

Bedii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen Estetik

İthalatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alımcı

Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor

Yönelteç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon

Tadil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek

Cerrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Dilenci

Sürdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Olmak

İncitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak

Muallak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı; Bağlı, Bağınlı

Karşı Durmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Göğüslemek

Arz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak

Lakonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Veciz

Aksam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümler

Küçülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak

İnsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı

Ahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Kardeş

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü