Naif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Naif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saf

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Marjinal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uç, Son Birim, Aykırı

Huzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti

Hamhalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru

Meslek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti

Sigara İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek

Muktezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli

Terörist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılgıcı

Tıraş Bıçağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jilet

Savan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz

Irgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak

İnce Yapılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Narin, Nazik, Zayıf

Muharrirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazarlık

Murdarilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omurilik

Gaflet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazlık, İhtiyatsızlık, Dalgınlık, Dikkatsizlik, Uyku

Boğunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü

Denaet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık

Viyadük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü

Düdük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaval

Tenkit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek

Müteakip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl, Ardı Sıra, Arkadan Gelen, Ardı Sıra Gelen

Kontak Lens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lens

Gafilce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca

Taktik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntem, Strateji

Günahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr

Pratikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamada

Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu

İğfal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ele Salma, Yoldan Çıkartma, Aldatma, Ayartma, Kandırma, Baştan Çıkarma

Aidiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişkinlik, Değginlik

Recmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak

Epiderm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstderi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü