İlistir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İlistir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Süzgeç

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Taş Kömürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden Kömürü

Arna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanal

Aktarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer

İmza Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol Çekmek

Ası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afiş

İnfilak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak

İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç

Kocabaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş

Godoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk

Diksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi

O Hâlde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki

Kendir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir

İktidarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük

Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal

İsabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde

Distribütör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtıcı, Dağıtaç

Sıskalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak

Aklı Kıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf

Muğlâk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşılmaz, Çapraşık, Karışık

Barınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce

Korunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak

Pervasızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmadan

Bekleyivermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek

Dinamit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heyecan, Hırslı, Korkunç, Özlem, Tutku

Konuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek

Diktatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurgan, Zorba, Tiran

Dayanıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Metin, Devamlı, Dözümlü, Güçlü, Pek

Öteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici

Mahzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu

Üst Üste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkışık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü