Şakayık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şakayık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gelincik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ruzname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gündem

Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli

Sağtöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak

Hainlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, İhanet

Sütliman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Gürültüsüz, Olaysız

Ayaktakımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lümpen, Parya

Ezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin

Mahkeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargıevi, Yargı Yeri, Duruşma

Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek

İnsanüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer

Su Taşkını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sel

Bağlanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı

Başmakale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı

Mukavva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karton, Kapak

Çermik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplıca, Ilıca

Müjgân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirpik

Kromozom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyaktaran

Barışçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever

Şüphe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil

Evlat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru

Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp

Ameliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem

Küçük Abdest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrar

Seviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzey

Esaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk

Sadasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker

Gerçekleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyit

Budamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak

Seda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün

Yarım Yamalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Eksik, Elüstü, Fevrî, Tez, Üstünkörü

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü