İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Valideyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebeveyn
İğneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Kırıcı
Tertipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Savruk, Dağınık
Vesait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
Zoraki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla
Sorguç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğ; Tepelik
Kromozom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyaktaran
Cefakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa Eden, Cefa Çeken
Eğretileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiare
İki Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Hamile
Sarıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
Alnaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
Çağırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Bağırmak, Haykırmak, Davet Etmek, Okumak, Çığırmak
Cascavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
Rötar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
Yakalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
Zilli Maşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Şirret
Duvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Engel, Hisar
Soğutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
Çevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
Danış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşavere
Sergiye Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
Şahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Işıldamak, Kükremek, Parlamak
Derin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
Şetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Sövgü
Cahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Nadan, Bilmez, Toy
Diskur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Söylem, Nutuk
Zaruret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
Kuvvetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
Strüktürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.