Şef kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şef kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Lider, Önder, Yöneten, Baş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vurulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevdalanmak

Hizmetkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşaklık

Kıymetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz

Gönül Avcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın

Vitamin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıda

Fazıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli

Dinçlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Mecal

Kesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık

Muğber Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Küsmek

İğrenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinç, Mekruh, Müstekreh

Yatışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükunet

Paralanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didinmek

Tıraş Bıçağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jilet

Cumhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Topluluk

Yadsımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak

Pars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çine, Kaplan, Leopar, Pelenk

Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık

Saçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek

Mukavves kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri

Çekilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstifa, Ricat

Tebligat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş

Açgözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamahkâr, Doymaz, Haris, Hırslı, Açgöz, Gözü Aç

Hacet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum

Fesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut

Gıybetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci

Cereyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Olmak

Ufunet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis Koku, Yangı, Cerahat, İrin

Adamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek

Hükümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı

Memnuiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü