Acul kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Acul kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aceleci, Çabuk, Hızlı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sıkıntılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara

Yeminsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antsız

Etnografik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel

Çiğnemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişlemek, Ezmek, Hükmetmek, Öğütmek

Ferahlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek

Huraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıban

Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesika

Elbette kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde

Şehadet Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı

Pabuçluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabılık, Başmaklık

Kapüşon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Yüzüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun

Engebelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe

Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz

Vurgulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak

Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli

Kamuflaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklama, Gizleme, Alalama

Âdeta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Hemen Hemen, Bayağı, Basbayağı, Neredeyse, Enikonu

Spesiyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzman

Düzeltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak

Bakışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenazur, Simetri

Oturmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik

Üzülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür

Çin Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya

Kokteyl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışım

Rabıtalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı

Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Yaşam Öyküsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş

Hanek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü