Farz Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Farz Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilmek, Düşünmek, Sanmak, Saymak, Tutmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Savsaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak

Nefha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinti

Çatalağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adacık, Delta

Uzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek

Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece

Minnettarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran

Muaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık

Amaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur

Bağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek

Miftah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar

Şekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Tutum, Yol, Taslak

Hızar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı, Biçki

Kıskıvrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Muhkem

Tahrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme

Atelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlik

Gündem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruzname, Uysal, Gün Tertibi

Temelsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yanlış

Şark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğu

İnsirafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen

Sarakacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi

Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,

Yezit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr

Torpido kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torpil

Tayyareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçman

Nitekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten, Nasıl Ki

Muayyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış

Üstüne Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek

Keyif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik

Kâğıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere

Susak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü