Alakarga kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Alakarga kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saksağan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak

Gâvur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, Acımasız, Merhametsiz, İnsafsız, Gaddar

Nesiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doku, Yapı

Kozalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koza, Şiş

Yaklaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın

Dalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera

Girişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek

Hasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç

Lehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak

Yarışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarışma

Noksanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik

Çöreklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak, Yayılmak, Çökmek, Çömelmek, Yerleşmek

Doldurulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmla

Erişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail

Gayretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Azimli, Çabalı

Poyra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göbek

Uslu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki

Kuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf

Acımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak, Yazığı Gelmek, Merhamet Etmek

Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun

Tazelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpelik

Döl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet

Çıfıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz

Büyük Anne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine

Telef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme

Kabilinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gibi

Ondüle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)

Tabansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek, Yüreksiz

Yastıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma

İletişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirişim, Haberleşme, Komünikasyon, Muhabere, Ünsiyet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü