Bük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Bük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dönemeç

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İstilacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstevli

Deste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Bağ, Demet, Grup, Hizip, Öbek, Kabza

Bağırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Kükremek

Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık

Müstafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen

Underground kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı

Tanış Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıştırmak

Boyalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü

İntisap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek

Nevale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık

Narahatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku

Dümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek

Yalvarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica

Deme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Anlam, Atasözü

Cırnaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak

Karşı Durma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direniş

Yığın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok

Tıpkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri

Full Time kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm Gün, Bütün Gün

Yeğinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddet

Redif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Kura Eri, Yineleme

Değiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrif, Tahrifat, Tebdil

Mahmurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlik, Süzgünlük, Uyuşukluk

Atışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek

Durak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanacak, Mevkif

Sığınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltica Etmek, Barınmak

Eleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur

Sathi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeysel, Üstünkörü, Üstten, Yüzden

Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük

Güveni Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü