Vedia kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vedia kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emanet, İnam

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Payansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz

Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı

Müddetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz

Kentlileşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni

Seziş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset

Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek

Yenişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek

Resimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Albüm

Patavatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaf

Koşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz

Mücadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma

Zorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri

Olabilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün

İspit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jant

Gidermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aradan Kaldırmak, Bastırmak, Çıkarmak, Kesmek, Yok Etmek

Gönen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Göl; Nem, Rutubet; Nemli (Toprak)

Vacip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli

Dik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Sarp, Sert, Yalçın, Kaim

Lehtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş

Kurbağa Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç

Ustalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet

Ankesör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara

Akabinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Hemen Arkadan, Ardından, Hemen Ardından, Hemen Arkasından

Önürdeşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet Etmek

Başıkabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçsız

Sulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suvarmak

Tanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak, Şaşmak

Cevaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade

Subjektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öznel

Radyatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü