Bir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Bir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Heybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet

Yuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn

Muhataralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli

Değen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık

Nafaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimlik

Erzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz

Külte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe

Programcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceci, Yapımcı

Girev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyet, İpotek, Rehine

Haberleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek

Kaşelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek

Vaaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt

Elçekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feragat

Rezerv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş

Döleşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son, Meşime

Özendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik

Doyunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa

Emektar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski

Sumen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Altlığı

Temaşaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahnelemek

Lakonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Veciz

Kov kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet

Peki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Pekâlâ, Tamam, Yakşı

Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı

Rastoluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik

Zorba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız

Denek Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı

Çırçıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivil

Utanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek

Gözetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü