Cife kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cife kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İğrenç, Leş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mezelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik

Ceride kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri

Tahmin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oranlama, Hesap, Keşif, Oran, Kestirme, Düşünme, Tasınlama, Tasın

Sonraları kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare

Saplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap

Bağlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, Vurgun

Dilbilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gramer

Nevbahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar

Kazamat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi

Yalabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Parıltı, Güzel, İkiyüzlü, Kaypak, Sevimli, Şimşek, Yakışıklı, Oynak Alev

Boğunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kasvet, Üzüntü

Sağlıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım

Karasakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zift

Densiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz

Safdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf

Arkeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi

Teshin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak

Kalker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı

Dizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şalvar

Meful kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç

Döküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Çer Çöp, Değersiz, Enkaz, Kötü, Dökülüp Saçılmış, Ayak Takımı, İndifaat

Taşınabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır

Külliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk

Jeotermik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl

Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin

Viyolonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemancı

Pekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Katılaşmak, Sertleşmek

Zoraki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla

Eğitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel

Şişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü