Damıtık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Damıtık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mukattar

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Akarsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su

Curcunalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses

Belirlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen

Rabıtalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Düzgün, Tutarlı, İlgili, Alakalı

Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi

Teori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuram, Nazariye

İnat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim

Vesile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep

Göstermelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık

Katışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut

Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon

Eseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantık

Orta Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim

Fesleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan

Füsunkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüleyici

Kaçıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı

Yandaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar

Bir Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne

Kavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu

Tutya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çinko, Sürme

Yorgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu

Sefihlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek

Salamanje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek Odası

Bağboğan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt

Atfetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsnat

Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur

Tatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Hissetmek

Sadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Göğüs, Kalp, Sadrazam, Sine, Yürek

Ussal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rasyonel, Akli, Makul

Peyk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü