Doğan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Doğan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kızılkuş, Terlan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Baylanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz

Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek

Münakale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım

Sistemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Dizgeli

Kaidesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuralsız

İvmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek

Sarsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Silkelemek, Silkmek

Pürist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmen

Leziz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lezzetli, Hoş, Güzel, Zevkli, Latif, Tadımlı

İkrar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek

Kaçıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı

Yardımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muavin, Yamak, Yâr, Yaver, Asistan

Müstacelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak

Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat

Kahvedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezve

Ceride kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri

Kavga Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak

Yuvak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silindir

Düzenleniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertibat, Tertip

Boşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek

Jeodezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm

Gökyüzü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Hava, Sema

Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda

Korku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara

Fistül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akarca

İncelmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ham

Pideci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı

Yatırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek

Öz Saygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, İzzetinefis, Onur

Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü