Fethetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fethetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Açmak, Almak, Girmek, Savaşarak Almak, Ülke Açmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Damarı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz, Sinirli

Zıypak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan

İltizam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesenek

Abdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İfadeli, Letafetli, Manalı, Sulu, Şıralı, Taravetli, Tesirli

Eğitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel

Hayâlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç

Zeng Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telefon Etmek

Tonmayster kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni

And kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ant, Ahit, Söz Verme

Sayılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik, Numaralamak

Portakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Turunç

Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet

Seyyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif

Deprem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı

Delege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende

Beş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul

Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt

Dopdolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç

Zerre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül

Pekleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Sertleşmek

Müfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beleş

Mukayese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama

Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon

Bürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvak

Güldürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komedi, Fars, Mizah

Saffet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Temizlik

Hoppa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket

Fişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimlemek

İğneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Kırıcı

Müzelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Köhne

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü