Güney kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Güney kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cenup

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ağı Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran

Hayıflanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek

Hasep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik

Parapet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küpeşte

Kaos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa

Akur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz

Bağlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ambalaj, İlhak, Paket, Saz

Jeomorfoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilim

Yakşılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek

Koçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucaklamak

Emanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Mevduat, Ruh, İnam, Vedia

Seçenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şık, Tutum, Yöntem, Opsiyon, Alternatif

Anlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antant, Uyuşma, İtilaf, Sözleşme, Geçim, İttifak, Kesim, Pakt

Natür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğa

Çiğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişmemiş, Kaba, Yersiz, Toy, Jale

Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık

Efendim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affedersiniz, Bağışlayın, Beli, Evet

Halen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde

Telfin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takoz

Oşinografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim

Totem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ongun

Menzil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Daire, Konak, Konut, Merhale, Erim

Tepesi Üstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla

Göz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn

Akçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit

Sanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun

Faziletli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli, Yüksek

Neşter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bisturi

Tekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik

Rüzgârlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Savurmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü