Gelir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gelir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kazanç, İrat, Hasılat, Medahil, Varidat

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Müsmir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli

Tahıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire

Hürmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygı

Yere Devrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek

Spesiyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzman

Bıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenge Gelmek, Usanmak, Yılmak

Garplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batılı

Muhabere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, İletişim, Salıklaşma

Kovlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kötülemek

İşare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih

Mikroplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek

Zemin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Toprak, Yer, Düzlem, Dayanak, Döşeme, Dünya, Ortam, Temel, Yeryüzü

Hilesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi

Fahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünç

Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli

Şişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak

Resmiyetçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi

Tekevvün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak

Kalıtsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genetik, İrsi

Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın

Enfraruj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi

Sırf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Kırıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsızlık

Şekavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Haydutluk

Umar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare

Temkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma

İdare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim

Kırgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmiş, İncik, İncimiş, Katliam

Çabalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü