Muhabere kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muhabere kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Haberleşme, İletişim, Salıklaşma

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çarpışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Müsademe, Tokuşma

Yutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Almak, İnanmak, Kanmak, Katlanmak

Anlaşılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak

Başkalaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihale, Metamorfizm

Tebdil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek

Takribi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşık

Köhne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimiş, Çağ Dışı, Kart, Püskü, Bakımsız

İzdiham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık, Sıkışma, Yığılma

Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak

Aksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Etkime, Eylem, Hareket, İş

Müşterek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak, Ortaklaşa, Bir, Birlikte, Beraber

Düzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seviye

Demirhindi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasis, Pinti

Tokatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak

Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi

Yanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte

Nakkaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezekçi

Amme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Kamu

Dengeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı

Fok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayı Balığı

Tefekkür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünme, Düşünüş, Düşünce

Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel

Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek

İmgelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek

Geçiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak, Savuşturmak, Atlatmak

Hafızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek

Tahkik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, İnceleme, Gerçekleme

Fıslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fısıldamak

Soğuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak

Tutumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü