Iskonto kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Iskonto kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İndirim, Tenzilat, Güzeşt

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İçsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahili

Demirkazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutup yıldızı

Pertavsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç

Tezyinat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs

İşçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amele, Faale

Geçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek

Makam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer

Oyuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk

Müşekkel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, İri

Sarpın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silo

Röfle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge

Mühür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Kaşe, Metal

Zıypak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan

Mefkûre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdeal, Ülkü

Car Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haykırmak

Sabretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak

Sıhhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Esenlik; Doğruluk

Zedelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berelemek, Zarar Vermek

Korkunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Müthiş

Biat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinin Egemenliğini Tanıma, Tapu Kılma

Tekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik

Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz

Elan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha

Varsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı

Çobanyastığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papatya

Müselles kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen

Sezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak

Görece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi

İsticar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak

Kamplaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü