Kâbus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kâbus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karabasan, Sıkıntı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Donanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Süslenmek, Tezyin Etmek

Konformizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydumculuk

Omuzdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Hempa

İçerme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiva

Zen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın

Esassız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan

Kaygılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Meraklanmak

Sabuklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan

Hüsün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik

Turist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah

Mahsuldarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Randıman, Verim

Dikme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağaç, Amut, Direk, Fidan

Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam

Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.

Arık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak

Olduğu Gibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynen, Harfiyen

Makaslama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesme, Kısaltma

Ondalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşar, Aşari

Sofistike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık, Yapmacık

Bertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Yara

Afaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Önemsiz, Hayali

Çimlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek, Yararlanmak

Terlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan

Semer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palan, Arkalık, Arkalıç, Yukaç

Göymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak

Sulugözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu

Yüzünden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle

Torlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele

Korkutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu

Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü