Kılıklı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kılıklı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Güzel, Temiz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Baldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümce

Dikiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakma, Gözetleme, Erkete

Çalgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman

Patolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş

Öneri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif

Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç

Cali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Yapma, Yapmacık, İçten Gelmeyen

Zamanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak

Hakiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeksel, Sahici

Göçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek, Devretmek, Göçürmek

Yom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğur, İyi Talih; İyi Haber

Kudretten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan

Külfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf

Mesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber

Doküman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Vesika

Gafil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın

Soyutlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrit

Sırtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamal

İhtiyaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınarak

Duygu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh

Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar

Yüzüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun

Talih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız

Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet

Yormak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Sıkıntıya Sokmak

Sergiye Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek

Uydurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma

Yakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gitmek, Kaldırmak, Yaraşmak

Kemikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska

Yine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü