Kakmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kakmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İtmek, Vurmak, Batırmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yeçim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözüm

Kanunvericilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

Fehva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Deyim, Kavram, Terim

Editör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir

Ayaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide

Problem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesele, Sıkıntı, Sorun, Çözgü

Anüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç

Doğrultu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Yön, Cihet, Taraf

Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü

Çürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat

Işılak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı

Atlama Beygiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beygir

Dayanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek

Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak

Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek

Görmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben

Er Avrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı

Buhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu

Sargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman

Eleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit

Valide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne

İzah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama

Halüsinasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsanı

İkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme

Gönül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek

Yasmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mercimek

Kumarhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dükkân

Bermutat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışılagelen Biçimde, Her Zaman Olduğu Gibi

Kepenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere Kapağı

Beyinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akılsız

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü