Karamsar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Karamsar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sahiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet

Husus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Konu, Madde, Özellik, Yön

Göz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn

Şiddetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek

Lezyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma

Çıngı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre

Dayanıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka

Mukayese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama

Ahvaliruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haletiruhiye

Yeraltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı

Affedersiniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendim

Gicişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz

Ahek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badana

Tenhalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlaşmak, Boşalmak

Şart Şurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kural

Şırlağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı

Akse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriz

Çirkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş

Kabristan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık, Gömütlük

Konsültasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenes

Vakitsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamansız, Sürevsiz

Evre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz

Gazete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun

İt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek

Kayıplar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat

Şımarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış

İftira Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak

Darmadağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık

Diretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnat

Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü